0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Atatürk Kültür Merkezi çıkışında saldırıya uğradı. Aktarılan bilgilere göre Sırrı Süreyya Önder için AKM’de yapılan tören çıkışında bir Selçuk Tengioğlu adlı saldırgan Özel’e yakın mesafeden vurdu. Saldırganın gözaltına alındığı öğrenilirken, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

“SİYASETİ ZORBALIKLA DİZAYN ETME ARZUSUNUN BİR TEZAHÜRÜDÜR”

Olayın ardından Halk TV’ye konuşan CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, şu ifadeleri kullandı:

“Bu saldırı sadece Genel Başkanımıza değil, milletin iradesine, siyasetin onuruna, toplumsal barışımıza yapılmıştır. Bu alçakça girişim sadece provoke edilmiş bir eylem değildir, bu saldırı siyaseti zorbalıkla dizayn etme arzusunun bir tezahürüdür. Bu saldırı seçimle baş edemeyenlerin, halkın teveccühünü alamayanların, çaresizlik içerisinde ürettikleri bir senaryodur.

“BİZ BU FİLMİ DAHA ÖNCE GÖRDÜK”

Biz bu filmi daha önce gördük, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na linç edilmek istenerek yapılan saldırı geçiştirildi. o gün susanlar bugün saldırının zeminini döşemişlerdir. Genel Başkanımız Özgür Özel, halkın iradesiyle seçilmiş, Cumhuriyet Halk Partisi’nin lideridir. Ona yapılan saldırı Cumhuriyete, Anayasaya, halkın vicdanına yöneliktir. Bunu net olarak ifade ediyoruz, saldırı münferit değildir, bu saldırı sistematik bir nefretin, iklimin, yıllardır medya eliyle, trol ordularıyla, bazı siyasetçilerin diliyle büyütülen düşmanlaştırmanın sonucudur.

“‘VUR’ DİYEN, KARANLIK ODAKLAR DA ORTAYA ÇIKARILMALIDIR”

Bu saldırının yaşandığı yer bir insanın son yolculuğu. Cenazede saldırmak hem ahlak dışıdır, hem insanlıktan nasibini almamışlığın göstergesidir. Bu saldırı sadece Özgür Özel’e değil, cenazeye katılan her siyasi temsilciye, her yurttaşa ve en önemlisi de demokratik değerlere yapılmıştır. Burada açık çağrımız şudur; bu saldırının arkasında kim varsa, azmettireni ile birlikte yargı önüne çıkarılmalıdır. Gözaltına alınan failin kimliği kadar, onu cesaretlendiren, arkasında duran, ‘vur’ diyen, karanlık odaklar da ortaya çıkarılmalıdır. Şunu sormak zorundayım; devletin güvenlik zaafiyeti mi vardır? Yoksa bazı siyasi göz yummalar mı devrededir? Saldırı yaşanırken güvenlik kurumunun pasif tutumu kabul edilemez. Siyaset rekabetin değil birlikte yaşamanın hukukudur.”