0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

18 Mart günü akşam saatlerinde 31 yıl önce aldığı diploması iptal edilen İmamoğlu 19 Mart sabahında gözaltına altında. 23 Mart tarihinde tam da 15.5 milyon yurttaşın oyu ile cumhurbaşkanı adayı seçilen İmamoğlu sevk edildiği mahkeme tarafından ‘mali suçlar’ gerekçe gösterilerek tutuklandı.

İmamoğlu’nun gözaltına alındığı günden bu yana iktidar medyası tarafından sürekli bir şekilde ortaya atılan iddiaların, İBB tekzip ve CHP’li isimler tarafından gerçek olmadığı ortaya çıktı.

HAYAL KIRIKLIĞI

Ekrem İmamoğlu ve ekibine yönelik yürütülen soruşturma, AKP kulislerinde de tartışma konusu oldu. Nuray Babacan’ın Nefes gazetesindeki köşe yazısına göre, operasyon kapsamında ortaya atılan bazı iddiaların, daha 24 saat geçmeden gerçek olmadığının anlaşılması, parti içinde hayal kırıklığı yarattı.

AKP İÇERİSİNDE SESSİZ SORU: OPERASYONUN TAMAMI BU MU?

Bazı AKP’li yöneticiler, dosyaların içeriğini yetersiz buldu. Parti içinde, “Bu dosyalarda bir şey yok, operasyonun tamamı bu mu?” şeklinde sorgulamalar yapıldığı belirtiliyor. Bu sorulara karşılık olarak ise yetkililerden, “Her şeyi açıklamadık, başka belgeler var” yanıtı geldiği aktarılıyor.

“ARTIK NE YAPARSAK YAPALIM…”

Yazının sonunda Babacan, AKP içinde süreci yakından izleyen bazı siyasilerin, “Bundan sonra ne yaparsak yapalım, artık bu dava siyasi damgasını yedi…” sözlerine yer verdi. Babacan’ın yazısından ilgili kısım şu şekilde oldu:

AKP kulislerinde konuşulan başka bir konu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibine yapılan siyasi operasyondaki iddialar ve dosyaların içeriğiyle ilgili. İddiaların, üzerinden 24 saat geçmeden gerçek olmadığının ortaya çıkması hayal kırıklıklarından biri.

Bazı AKP’li kurmayların, “Bu dosyalarda bir şey yok, operasyonun tamamı bu mu?” diye soru sordukları ve kendilerine, “Her şeyi açıklamadık, başka belgeler var” yanıtı aldıklarını aktaralım. Bu saatten sonra iddianamelerde olmayan ‘bilgi ve belgelerin’ nereden geleceği merak konusu…

Yazıyı AKP’li siyasilerin, “Bundan sonra ne yaparsak yapalım, artık bu dava siyasi damgasını yedi…” cümlesini aktararak, bitirelim…